İrlanda’da Dil Okulları ve Yabancı Dil Eğitimi
İrlanda, Avrupa'nın ve Avrupa Birliğinin batı yakasında, mütevazı bir ülke. Diğer AB ülkelerinin aksine Türkiye gündemini çok meşgul etmeyen, diğer bir ifadeyle ülkemizde bir Almanya, Fransa veya İngiltere kadar gündemde olmayan bir Avrupa ülkesi. Başkenti Dublin olan bu ufak ada-ülke, 6 küsur milyonluk nüfusuyla, dünyada refah seviyesi en yüksek ülkeler arasında yer alıyor. Diğer pek çok AB ülkesinin aksine Schengen bölgesine dahil olmayan, dolayısıyla Schengen vizesine sahip olanların dahi ayrı bir vize almasını zorunlu kılan İrlanda, son zamanlarda Malta ve İngiltere gibi bu konuda popüler ülkelerin yanında yabancı dil eğitimi için de tercih edilir hâle geldi. Bunda, ulaşım ve haberleşme imkânlarının artması dolayısıyla ülkenin bilinirliğinin yükselmesinin, ayrıca ülke politikalarının İngilizce öğretimine yönelik olarak da şekillenmeye başlamasının etkili olduğu söylenebilir. Ben de bu yazımda, ülkeyle ilgili genel bilgileri aktardıktan sonra, İrlanda'da İngilizce öğrenmek isteyenlere yönelik genel bilgiler vermeye çalışacağım.
Yazının girişinde de belirttiğim gibi, İrlanda refah seviyesinin en yüksek olduğu ülkeler arasında bulunuyor. Londra merkezli The Legatum Institute tarafından yayımlanan 2016 Küresel Refah Endeksi'ne göre yüzlerce ülke arasında 13. sırada yer alarak ABD, Belçika gibi ülkeleri de geride bırakan İrlanda, gerek kültürel açıdan ve gerek sosyo-ekonomik bakımdan önemli ve etkili bir ülke olmaya başladı denilebilir. Ülkenin refah seviyesinin bu denli yüksek olmasında, İrlanda'yı oluşturan adanın "izole" bir şekilde, Atlas okyanusunun kenarında bulunması da etkili elbette. Yaklaşık 84 bin kilometrekarelik bu ufak ada ülkesinin iki resmî dili var: İrlandaca ve İngilizce, ancak bunlardan İrlandaca, küreselleşmeye ve İngilizcenin artan etkisine bağlı olarak, özellikle genç nüfus arasında artık neredeyse tercih edilmez hâle gelmiş. Dolayısıyla bundan birkaç kuşak sonrasında İngilizcenin, ülkenin en önemli ve belki de tek resmî dili hâlini alacağını belirtmek yanlış olmaz (doğrusu bu durum sadece İrlanda için değil, benzer şartları taşıyan başka ülkeler için de geçerli). Avrupa Birliği nüfusunun hemen hemen %1 kadarını oluşturan İrlanda, Birlik içerisindeki Parlamentoda 11 koltuğa sahip. Para birimi Avro ve ülkenin ekonomisini oluşturan en önemlisi sektör ise sanayi. Buna rağmen, son zamanlarda düşüş trendinde olsa da, tarım ve hayvancılık da ülkede yaygın ve bu ufak ada ülkesinde, farklı iklim koşullarına rağmen pek çok özgün hayvan ırkı yetiştirilmekte. Ülke, son zamanlarda yaptığı teknolojiye yönelik hamlelerle bir "teknoloji ülkesi" olmaya da aday hâle geldi, bunu da eklemem lazım. Zira Google ve Facebook başta olmak üzere çoğu "İnternet devi" ülkenin başkenti Dublin'de Avrupa yönetim ofisleri açılmış durumda. Diğer bir ifadeyle, bu büyük şirketlerin Avrupa kanalları İrlanda üzerinden idare ediliyor.
İrlanda'da Yaşam
Ülkemizde, çeşitli sebeplere bağlı olarak İrlanda ile ilgili pek çok ön yargı bulunmaktadır: yaşam pahalılığı, insanların soğukluğu, iklim koşullarının zorluğu vs. Ancak bunlar, adı üstünde birer "ön yargı". Ancak sanıldığının aksine, gerçekte durum hiç de öyle değil. İlkinden başlamak ve doğruyu söylemek gerekirse, İrlanda pahalı olduğu kadar aslında "ucuz" da bir ülkedir. Bu, konuya hangi açıdan, nasıl yaklaşıldığıyla da ilgili bir bakıma. "Pahalı" görülmek istendikten sonra size pahalı gelebilecek ve pahalı bulunabilecek pek çok unsur olabileceği gibi, her zaman ve her yerde ucuzu (ve aynı zamanda kalitelisi de) bulunabilir/görülebilir. Bu ilke, esasında dünyanın her noktasında geçerlidir. İrlanda için de durum aynı. Dolayısıyla birkaç ölçüte göre bir ülkeyi veya bir şehri "pahalı" veya "ucuz" olarak nitelendirmek yanlış olacaktır. İrlanda ise, genel anlamda pahalı bir ülke sayılmaz. Elbette ülkenin refah seviyesi ve yaşam standartları yüksek olduğu için bazı alanlarda Türkiye ile kıyaslama yapmak doğru olmaz, ancak bir öğrenci ülkesi olarak da tanımlanabilecek İrlanda'da yaşam, belli standartlarda diğer AB ülkelerine göre ucuz sayılabilir.
Ülkeyle ilgili bir diğer ön yargı, ikliminin ve insanlarının "soğuk" oluşuyla ilgili. Kişiler ve toplumlar arası mesafe, diğer bir ifadeyle bireysel/toplumsal "soğukluk", çoğu durumda dışarıdan bakıldığında belli izler barındırsa da, detaylara inildiğinde durumun hiç de öyle olmadığı anlaşılıyor çoğu zaman. "Soğuk ülkenin insanı da soğuk olur." düsturu İrlanda için geçerli olmasa gerek. Bu hususta ilk izlenimler her durumda yanıltıcı olur. İrlanda insanı, bilhassa genç nüfus, özünde sıcakkanlı ve sevecendir. Her zaman olduğu gibi bu sıcakkanlılığı ve sevecenliği de karşılıklı atılacak adımlar ortaya çıkaracaktır. Aynı soğukluk/sıcaklık durumu İrlanda'nın iklim koşulları için de geçerli. İrlanda denilince akıllara genellikle soğuk ve buzlarla kaplı bir ülke gelse de, durum sanıldığının aksi. İrlanda, okyanus ikliminin, yani nemli ve yağmurlu bir iklimin hakim olduğu bir ülke. Dublin özelinde, bilhassa kışları ve baharları bol yağmurlu ve ılık geçiyor. Yani sanıldığının aksine dondurucu soğuklar ve buzlar yok (bu İzlanda için geçerli olabilir, ama İrlanda için değil). İrlanda yazları ise, Akdeniz kuşağındaki bunaltıcı yazlardan uzak diyebiliriz. Bilhassa uzun yaz günlerinde ise, Kuzey Kutbu'na olan yakınlığından dolayı, gece 11'de havanın karardığına şahit olmak mümkün.
İrlanda, gezilip görülecek yerler bakımından da zengin sayılabilir. Zira ülkede, Dünya Kültür Mirası kapsamında yer alan üç yapıbulunmakta. Bunlar Brú na Bóinne, Skellig Michael ve Giant's Causeway (Devler Kaldırımı). Tarihi öneme sahip çeşitli kaleler, hisarlar, şatolar, antik yerleşim alanları, falezler gibi doğal oluşumlar ve dahası da İrlanda'nın görülmeye değer yerleri arasında bulunuyor. Ayrıca zengin envantere sahip İrlanda müzeleri de ziyaretçilerini beklemekte.
İrlanda'da Yabancı Dil Eğitimi
Günümüzün adeta küresel anlaşma dili hâlini alan İngilizceyi daha iyi öğrenmek, daha akıcı ve etkili konuşabilmek için bu dilin ana dili olarak konuşulduğu ortamlarda en azından bir süreliğine bulunmak ve hatta belli bir süre boyunca orada yaşamak şart. Günümüzün ulaşım ve iletişim imkânlarının da, eskiye nazaran, ülkeler arası seyahati kolaylaştırması göz önüne alındığında, dil konusunda kendisini geliştirmek isteyen bireylerin böyle bir sorunun üstesinden kolayca gelebilecekleri aşikâr. Artık Türkiye'den hemen her gün farklı firmalar İrlanda gibi kısmen uzak sayılabilecek bir ülkeye dahi uçuşlar gerçekleştirmektedir.
Bundan bir süre önce İngilizce öğrenmek isteyenler için popüler ülkeler durumundaki İngiltere, Malta ve Amerika Birleşik Devletleri'nin yanı sıra İrlanda da ülkedeki sayısız ve kaliteli, etkin dil kurslarıyla, bu sektörde güçlü bir ülke olarak yer almaya başladı. Dolayısıyla İrlanda, artık İngilizce öğretiminin etkili bir şekilde yapıldığı bir "dil öğretim merkezi" hükmü taşıyan ülke konumuna geldi ve bu, ülkenin önemli sektörleri arasındaki yerini aldı. Dolayısıyla bir aydan on iki aya kadar ve hatta daha uzun sürelerle sadece İngilizce öğrenmek amacıyla kurs arayan insanların uğrak noktalarından biri oldu. Ülkenin ve daha özel olarak da başkent Dublin'in öğrencilere sunmuş olduğu imkânlar da bu durumla doğru orantılı olarak arttı ve ülke, artık daha da öğrenci odaklı bir nitelik taşımaya başladı.
İrlanda'da yabancı dil öğretimi noktasında, ülkeyle ilgili bir ön yargı şeklinde gelişen "İrlanda aksanı"nın kötü olduğu konusu esasında sebepsiz ve yersiz görüşler temelinde gelişmiştir. "Saf" İngiliz aksanı denilen konuşma biçimi İngiltere'nin belli bölgelerinde hâkimdir, ancak İrlanda'da da bu aksana yakın bir aksanla konuşulduğunu belirtmek mümkündür. Dolayısıyla Malta gibi başka ülkelerin aksine İrlanda'da daha "saf" bir İngilizce öğrenmek mümkün. Özellikle aile yanında konaklama gibi seçeneklerle birlikte aksan konusu kısa sürede aşılmakta ve bu gibi opsiyonlar sayesinde öğrenciler daha etkili bir İngilizce edinimi gerçekleştirebilmektedir.
İrlanda dil okulları, daha çok ülkenin başkenti olan Dublin olmak üzere Cork, Limerick ve Galway gibi şehirlerinde kurulmuş durumdadır. Bu okullarda her seviyeye, yaşa ve amaca yönelik kurslar düzenlenmektedir. Örneğin iş İngilizcesi, akademik İngilizce, yoğunlaştırılmış İngilizce, yönetim ve yöneticilere yönelik İngilizce gibi programlar arasından dilediğinizi tercih edebilirsiniz. Kurslarını başarıyla tamamlayan öğrenciler, kazandıkları seviyelere dair bir de sertifika alabilmektedir. Bu sertifikalar, iş hayatında oldukça etkilidir ve bireyin/adayın İngilizce bilgisini kanıtlar nitelik taşımaktadır. Bu da, bilhassa özel sektörde çalışacaklar veya çalışmak isteyenler için İngilizce bilgisini gösteren somut bir belge hükmünde olacaktır. Üstelik bu belge, İrlanda'da İngilizce öğrenildiğini, kişinin İngilizce öğrenmek için İrlanda gibi uzak bir ülkeye gitmeyi göze aldığını da ispatlayacak ve elini güçlendirecektir.
Yurt dışında yabancı dil eğitimi almak isteyenlerin sıkça karşılaştığı ve yakındığı durumlardan biri de, Türk öğrencilerin, gittikleri kurslarda ve okullarda Türkiye'den buralara yine aynı amaçlarla gelen çok fazla öğrenciyle karşılaşmasıdır. İrlanda'ya gelecekler bu açıdan, örneğin Malta'ya kıyasla, daha şanslı sayılırlar. Zira İrlanda'daki yabancı dil kurslarında Türkiye'den gelen öğrenci sayısı oldukça az. Dolayısıyla başka ülkelerde olduğunun aksine İrlanda'da "İngilizce yerine Türkçemi geliştirdim." gibi esprili ifadelere gerek duyulmayacaktır.
İrlanda vizesi almak, ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için zor bir süreci gerektiriyor. Ancak dil okulları aracılığıyla bu vize daha kolay bir şekilde alınabilmektedir. Ülke, İngilizce öğrenmek isteyenler için vize şartlarında ve vize alımında çeşitli kolaylıklar sağlamaktadır. Özellikle Türk üniversite öğrencilerine yönelik olarak başlatılan vize kolaylığı uygulaması ile 2011 yılından bu yana, bilhassa yaz aylarındaki üç aylık dönem için gideceklere gerekli kolaylıklar ve yönlendirmeler sağlanmaktadır. Bu açıdan yaz tatillerinin verimli bir şekilde değerlendirilmesi için de İrlanda doğru bir seçim olacaktır. Öğrenciler, İngilizce öğrenmelerinin veya var olan İngilizcelerini geliştirmelerinin yanı sıra İrlanda'da güzel bir yaz mevsimi yaşayacaklar, ülkedeki pek çok sanatsal ve kültürel etkinliğe katılıp bu farklı ülkenin her türlü güzelliğini yaşayabileceklerdir.
İsa Bey özlemiştik sizi vallahi hemen okuyayım yazınızı
Teşekkür ederim, Ahmet Bey. İyi okumalar...