Kişisel Ağ Sayfası
www.isa-sari.com

Boston İzlenimlerim ve Gezi Notlarım

11 Kasım 2013 Pazartesi 61 yorum İsa Sarı

Boston, ABD'nin kuzeydoğu ucunda bulunan, daha çok Harvard ve MIT gibi üniversiteleriyle bilinen ve ülkenin diğer ünlü şehirlerine (New York, Los Angeles, Chicago, San Francisco vd.) nazaran görece küçük bir şehir. Boston'ın belki de en büyük özelliği, ABD'de kurulan en eski yerleşim birimleri arasında olması. Amerika'ya ayak basan Avrupalılar ilk şehirlerini burada kurmuşlar. Şehrin tarihi yaklaşık olarak 1630'lara dek uzanmakta. Bir bakıma, "Amerika tarihi Boston'da başlar." diyebiliriz. Bölgeye ilk yerleşenler İngilizler olduğu için, şehirdeki bölge isimleri de İngiltere'den ithal edilmiş ve hâlâ kullanılmakta: Cambridge, Chelsea, Manchester vs. Esasında Boston da İngiltere'deki bir yerleşim biriminin adıdır. Dört buçuk milyon nüfusa sahip bu şehir, çoğu kişinin adını söylemekte zorluk çektiği Massachusetts eyaletinin en büyük şehri ve -resmî olmasa da- merkezidir aynı zamanda. Ben de, Boston Üniversitesinde düzenlenen bir sempozyum dolayısıyla yaklaşık on gün boyunca Boston'da bulundum. Bu yazımda, Boston'la ilgili izlenimlerimi aktarmaya çalışacağım.

Boston, kimilerine göre "Amerika'nın Atina'sı", kimilerine göre "üniversiteler cenneti"dir. Her iki sloganda da ortaya çıkan nokta, elbette şehirdeki üniversitelerin bilimsel kalitesidir. Harvard Üniversitesi ya da MIT (Massachusetts Institute of Technology) gibi dünya çapında kendini kanıtlamış üniversitelere ev sahipliği yapan bu şehrin hemen her yerinde dünyanın neredeyse her bölgesinden öğrencilere rastlamak mümkün. Burada her 10 kişiden en az 5'i öğrenci. Üniversiteler civarında ise bu rakam 7-8'e dahi çıkabiliyor. Dolayısıyla şehir oldukça genç bir nüfusa sahip. Bunun yanı sıra, ABD'nin diğer şehirlerinde olduğu gibi, Boston'da da çok sayıda göçmen var ve Hispanikler (İspanya kökenliler) bu göçmen nüfus içerisinde çoğunluğa sahip. Öyle ki, metro araçlarında, otellerde, alışveriş merkezlerinde ve daha pek çok noktada İngilizcenin yanı sıra İspanyolca tabelalar görülebilir, fakat doğruyu söylemek gerekirse, İspanyollar (Hispanikler) burada, genel olarak da Amerika'da pek sevilmiyorlar. Boston insanı, yeni tanıştığı bir kişiye ilk başta "Nerelisiniz?" diye soruyor. Kısacası, kendi vatandaşlarının "Hangi ülkedensiniz?" diye sorduğu bir ülke burası. Biz de bu soruyla çok sık karşılaştık. Örneğin, bir markette kasiyer bu soruyu bize yöneltti ve aynı soruyu da biz kendisine sorduk. Arnavutmuş ve uzun yıllar önce buraya göç etmiş. Hayatından memnun olduğunu, ama doğduğu toprakları özlediğini söylüyor. Yine de, gözlemlediğim kadarıyla, burada insanlar mutlu. "Doğduğum yer değil, doyduğum yer vatanımdır." ilkesini benimsemişler bir bakıma.

Boston gezilecek yerler

Boston gökdelenleri

Boston, Charles Nehri ve Atlas Okyanusu'nun uzantıları ile çeşitli kısımlara ayrılmış durumda. Şehrin bu kısımları arasına köprüler kurulmuş ve metro hattının bazı kolları suyun altından geçmekte. Şehir genel olarak engebeli sayılmaz, hatta en yüksek noktasının deniz seviyesinden sadece yüz metre yüksekte olduğu belirtiliyor (Bellevue Hill). Kuzeydeki konumu dolayısıyla kışları (kısmen de sonbaharları) oldukça soğuk. Bizim ziyaret tarihlerimiz de Ekim sonu Kasım başlarıydı ve hava çoğunlukla soğuktu. Bu soğuğu "kar soğuğu" olarak da tanımlayabilirim. Havanın güneşli olduğu günlerde dahi soğuğun iliklerimize kadar işlediğini hatırlıyorum, hatta bu açık ve güneşli havalarda soğuğu daha fazla  hissediyorduk. Bu bakımdan, Boston'ı daha çok ilkbaharın sonu ya da sonbaharın başlarında ziyaret etmenizi tavsiye ederim, çünkü Boston yazlarının sıcak, nemli ve bunaltıcı geçtiğini de az çok tahmin edebiliyorum. Ayrıca sonbaharın ortasında ve sonunda da hava genellikle yağmurlu. Boston'da kaldığım 10 günün 8'i ya tamamen ya da kısmen yağmurlu ve kapalıydı. Bu hususta dikkatimi çeken bir de ayrıntı vardı. Onu da aktarmadan geçemeyeceğim: 2 Kasımda, Boston'ın ünlü Red Sox beyzbol takımının şampiyonluk kutlaması törenleri gerçekleştiriliyordu ve bu kutlama için ABD'nin hemen her bölgesinden binlerce insan sokakları doldurmuş durumdaydı. Bu kutlama gününün bir gün öncesinde ve bir gün sonrasında havanın kapalı olmasına rağmen, kutlama günü pırıl pırıl, açık ve soğuğun aksine ılık bir hava hâkimdi. Bu, bende ABD'nin havayı kontrol edebildiği izlenimini doğurdu. Gerçekten de, o kadar yağmurlu ve kapalı, hatta soğuk günün ardından kutlama günündeki bu güzel havanın tesadüf olması çok düşük bir ihtimal.

Boston Parkı Red Sox kutlamaları

Boston kısmen pahalı bir şehir. İstatistikler de bunu doğruluyor. Öğrenci nüfusunun fazlalığı şehrin ekonomisinde oldukça etkili, fakat öğrenci şehri olmasına rağmen Boston'da yaşam bu açıdan zor sayılabilir. Tabii biz Türk Lirası/Dolar açısından bakıyoruz, ama gerçekte de böyle olduğunu tahmin etmek zor değil. Örneğin, oteller çok pahalı. Avrupa ülkeleriyle kıyaslayınca dahi bu pahalılık ortaya çıkıyor. Şehir merkezinde, ortalamanın altında bir otel için dahi günlük en az 250-300 TL'yi gözden çıkarmak gerekebiliyor. Biz biraz daha şanslıydık ve Super 8 Motel adlı, şehir merkezine yakın sayılabilecek bir motelde rahat bir şekilde konaklayabildik (konaklamayla ilgili daha fazla bilgi için www.hrs.com.tr  adresine bakabilirsiniz). Alışveriş konusunda Bostonlılar çok da şanslı sayılmazlar. Şehrin merkezinde genellikle belirli marketler var (CVS Pharmacy, 7 ELeven vs.) ve bu marketler şehir dışında kalan büyük marketlerle karşılaştırılınca oldukça pahalı. Çok basit bir örnek vermek gerekirse, bir kase meyveli yoğurt şehir merkezindeki marketlerde 1.5 $ iken, şehir dışındaki TARGET, Walmart gibi marketlerde tam yarı fiyatına. Diğer kalemlerde de durum genellikle böyle.

Boston'a Ulaşım

Seyahatimiz sırasında maalesef Türk Hava Yollarının Boston'a doğrudan uçuşu yoktu. THY ile yapılan uçuşlar Münih veya Frankfurt'tan sonra Lufthansa ile gerçekleştiriliyordu. Açıkçası gerek yurt içi gerek yurt dışı seyahatlerimde bugüne kadar hep THY'yi tercih ettim, ama bu kez, doğrudan uçuşun olmamasını da göz önünde bulundurup ve biraz da merakımdan dolayı Lufthansa'da karar kıldım. Sabah 6'da Ankara'dan hareket eden uçağımızla Münih'te aktarma yaptıktan sonra Boston'a ulaştık. Yaklaşık 20 saatimiz yolda geçti denebilir. Bunda, Münih'teki 8 saatlik zorunlu aktarma bekleyişinin etkisi de var elbette. Açıkçası oldukça yorucu oldu bizim için. Ankara-Münih arası yaklaşık 3 saat 15 dakika, Münih-Boston arası ise 9 saat sürdü. Dönüşte, Boston-Münih arası rüzgar akışları dolayısıyla daha kısa (yaklaşık 6 saat) sürüyor. Ayrıca dönüşte, Münih'te de beklemediğimiz için 20 saatlik bu süre yaklaşık olarak yarı yarıya düştü. Fakat THY'nin Boston'a doğrudan seferleri başladı artık, dolayısıyla bu kadar uzun süreyi yolda geçirmenize gerek kalmayacak.

Lufthansa A340 uçağımız

Lufthansa A340 uçağımız

Boston'daki tek uluslararası havaalanı, şehir merkezine oldukça yakın olan Boston Logan Havaalanı'dır. Bugüne kadar gördüğüm en temiz ve düzenli havaalanları arasında burası. Özellikle gidiş terminallerinde her şey düşünülmüş: sallanan sandalyeler, ayak uzatma destekli koltuklar, ücretsiz kablosuz internet, belirli noktalarda elektrik prizleri, tertemiz tuvaletler vs. Üstelik manzarası da fena sayılmaz. Uluslararası uçuşlar E terminalinden gerçekleşiyor. Bu bakımdan bizim de sadece E terminaliyle işimiz oldu. Şehir merkeziyle havaalanı arasındaki uzaklık ise yaklaşık 5.5 kilometre ve (daha sonra bahsedeceğim) metro ile şehir merkezine kolayca ulaşılabiliyor. Metroya ulaşmak içinse, "Shuttle" tabir edilen ücretsiz havaalanı otobüsleri var. Mavi renkli ve son derece temiz olan bu otobüsler, havaalanı terminalleri arasından geçerek yolcuları metro istasyonuna kadar taşıyor. Terminalden çıkışta büyük ihtimalle sizleri bekliyor olacaklar. Shuttle + metro seçeneğinin yanı sıra otobüs, taksi ya da limuzin (evet, gerçekten limuzin) ile de istediğiniz noktalara ulaşabilirsiniz. Bazı oteller, ücretsiz havaalanı ulaşımı da sağlıyorlar.

Boston Logan Havaalanı servis otobüsü

Boston Logan Havaalanı servis otobüsü

Yeri gelmişken, Amerika'ya girmenin diğer ülkelere girmek kadar kolay olmadığını söyleyeyim. Detaylı kontrollere ta Avrupa'dan (hatta çok daha öncesinde, internet üzerinden check-in yapınca dahi) başlanıyor ve sadece bir değil, birkaç kontrol noktasından geçiyorsunuz. Uçakta dağıtılan bilgi ve gümrük formunu doldurmak zorunlu. Bu yüzden, ABD'ye uçuşlarınızda, yanınızda bir tükenmez kalem taşımanızı tavsiye ederim. Ülkeye girişte ise parmak izi ve fotoğraf alınıyor ve niçin ABD'ye geldiğinize dair sorular soruluyor. Kısacası, vize almakla iş bitmiyor. Sorulan sorulara doğru ve tatmin edici cevaplar vermek durumundasınız. Görevli memur, istediği takdirde sizi ülkeye almayabilir.

Boston'da Ulaşım

Tüm gelişmiş şehirlerde olduğu gibi (bu ifadeyi sık sık kullanıyorum nedense) Boston'da da dakik ve şehrin hemen her noktasına kolayca ulaşım sağlayan yaygın bir toplu taşıma ağı var. MBTA (Massachusetts Bay Transportation Authority, bizdeki EGO gibi bir kuruluş) tarafından işletilen bu ağın en önemli üyesi ise metro hatları. Boston'da araç kullanımı (ve araç kiralama) trafik yoğunluğundan dolayı tavsiye edilmiyor. Benim gözlemlerim de bu yönde açıkçası. Taksi ücretleri de dolar kuru göz önüne alındığında oldukça pahalıya gelecektir. En iyisi toplu taşımayı kullanmak olsa gerek. Metroda olsun, otobüs, tren ya da vapurlar olsun, tüm toplu ulaşımda CharlieTicket adı verilen tek tip bir kağıt bilet kullanılıyor. Bunun CharlieCard adlı bir manyetik biçimi de var ve bu kartın içerisine kredi yüklenebiliyor, fakat turistler için CharlieTicket daha uygun. Kredi kartı, banka kartı ya da nakit para kabul eden makinelerden alınabilecek bu biletlerin çeşitli türleri var (günlük, haftalık, aylık ya da tek kullanımlık vs.). Bizim için en uygunu bir haftalık olanıydı (18 $). Boston'da daha az kalsanız dahi (özellikle şehir merkezi dışında konaklayacaksanız) haftalık bilet almak daha mantıklı olacaktır. Aksi halde, örneğin metroya tek biniş ücreti CharlieCard ile 2 $, CharlieTicket ile 2.5 $. Fiyatlar ve biletleme seçenekleri konusunda daha ayrıntılı bilgi için MBTA sayfasına bakabilirsiniz.

Boston Üniversitesi ve tarihî Green Line

Boston Üniversitesi ve tarihî Green Line

Boston metrosunun haritası Boston metrosu Charlie Ticket ön ve arka yüzü

Boston'da her biri ayrı renkle belirtilen toplam 4 metro hattı mevcut ve bu hatların bazıları da kendi içerisinde çeşitli dallara ayrılıyor: Red Line, Orange Line, Green Line ve Blue Line. Bu metro hatlarından en sık kullanılanı ise Green Line. Nostaljik tramvaylardan oluşan bu hattın bir kısmı yer üstünden bir kısmı ise yer altından geçiyor. Biz de daha çok bu hattı kullandık (doğrusu, en çok kullanılan hat da bu hat). Hatların bazı kesişim noktaları var ve doğal olarak bu noktalarda yoğunluk biraz daha fazla oluyor. Boston'a gitmeden önce metro haritasını internet üzerinden telefonunuza kaydetmeniz çok faydalı olacaktır (ayrıca havaalanı civarında, yukarıdaki gibi bir tabelanın fotoğrafını da çekebilirsiniz), bu sayede gitmek istediğiniz noktayı haritadan kolayca belirleyip hangi hattı kullanmanız gerektiğini belirleyebilirsiniz. Özellikle metro istasyonlarında "Inbound" ve "Outbound" ibarelerini göreceksiniz. Bunlardan ilki, Park Street'e doğru, bir bakıma şehir merkezi yönüne olan hatları ifade ederken, ikincisi ise bu yönün tersini gösteriyor. Böylece, hattın yönünün neresi olduğunu anlayabilirsiniz, fakat bu yöntemin dışında daha kullanışlı olanı, bence haritaya ve en son durağın adına bakarak yön tayinini yapmak.

Otobüs ya da metrolarda bilet kontrolü sıkı bir şekilde uygulanıyor. Bazı yoğun otobüs hatlarında hem ön hem de arka kapıdan biniş yapılabiliyor, fakat iniş sadece ön kapıdan gerçekleştiriliyor ve bilet kontrolü de inerken yapılıyor. Buna dikkat etmek gerekiyor, yani kural, biletinizi her zaman kullanmak durumunda olacağınızdır. Bizdeki bilet haftalık olduğu için, kimi zaman otobüslerdeki bilet okuyucuyu kullandık, kimi zaman da kartın üzerindeki geçerlilik tarihini şoföre gösterdik. Bu, tamamen şoförlerin tercihine kalmış. Yoğun zamanlarda otobüse girişi hızlandırmak için şoför sadece kartınızı göstermenizi isteyebilir. Bunun yanı sıra, otobüslerde (yukarıdaki istisna hariç) hem ön hem de arka kapıdan inilebiliyor ve gördüğüm kadarıyla insanlar daha çok ön kapıdan inmeyi tercih ediyor. İnmek istenilen durağa yaklaşıldığında otobüsün belirli yerlerinde konumlandırılmış sarı bantlara basmak gerekiyor (boş yere düğme aramayın!). Gördüğüm, daha doğrusu duyduğum ve bize ilginç gelen (aslında normal olması gereken) bir nokta da, çoğu yolcunun otobüsten inerken, uzakta olsalar dahi, şoföre "Thank you!" diye seslenerek (bazen bağırarak) teşekkürlerini iletmesi. Bu, bir gelenek halini almış Boston'da. Biz de çoğu zaman şoföre teşekkürlerimizi ifade ettik 🙂

Boston gökdelenleri

Boston gökdelenleri

Otobüs ve metro duraklarında etrafı siyah daireyle çevrili büyük bir T logosu mevcut. Bu logonun üzerinde ise o duraktan hangi hatların geçtiği ve bu hatların hangi yöne gittiği bilgisi yazılı. Otobüs ve metrolar gece 1 ile 5 arasında çalışmıyor. Bu bakımdan, ulaşımı bu saatler arasına denk getirmemek önemli, aksi halde taksilere muhtaç kalabilirsiniz. Hafta sonları ve tatil günlerinde gerek otobüslerde gerek metro ve trenlerde sefer sayıları oldukça azalıyor. MBTA'nın sayfasından hareket saatlerine ve hatlarla ilgili güzergah bilgilerine ulaşabilirsiniz. Bu arada, biz kullanmadık (daha doğrusu kullanmayı unuttuk), ama alacağınız haftalık sınırsız bilet ile şehir içi vapurlarını da kullanabiliyorsunuz. Bir "boğaz turu" kadar olmasa da, deniz ulaşımını görmekte de fayda var. Şehrin kırsal kesimlerini görmek isterseniz, banliyö trenlerini de yine bu kartla kullanabilirsiniz.

Boston Westin T tabelası ve bir kilise Boston sokakları

Boston'da Alışveriş ve Yeme İçme

Boston'ın pahalı bir şehir statüsünde olduğundan yukarıda bahsetmiştim. Esasında bu pahalılık bize göre. Tabii bundaki en önemli etken ise bir ABD Dolarının 2 Türk Lirası değerinde olması. Dolar ve TL'nin eşit olması durumunda ise pahalılık yerine ucuzluktan dahi bahsedebilirdik aslında. Durum böyle olunca, her şeyi kur odaklı düşünmek gerekiyor, ama yine de fiyatlar Euro bölgesine ya da bu bölgede olmayan Avrupa şehirlerine göre oldukça makul düzeylerde. Bilhassa belirli mağazalarda (Marshalls, T. J. Maxx, Walmart vs.) "markalı" tabir edilen ürünleri oldukça uygun fiyata bulmak mümkün, ama buralardaki ürünler genelde ya seçilmiş ya da seri sonu oluyor ve kendinize uygun bedenleri bulmak zorlaşabiliyor. Boston'ın merkezindeki Macy's adlı mağazada ise, hemen her ünlü markanın ürününü, hatta Türkiye'de satılmayan pek çok giyim eşyasını ve aksesuarı bulabilirsiniz, ama fiyatlar Türk Lirasına çevrildiğinde oldukça yüksek olacaktır. Boston'ın yaklaşık 75 km güneybatısında kalan Wrentham Village Premium Outlets adlı outlet mağazalarında ünlü markaların ürünlerinin çok daha uygun fiyatlara bulunabileceği söyleniyor, ama buraya maalesef toplu taşıma ile ulaşılamıyor. Ya araba kiralamak ya taksiyle gitmek gerekiyor ya da kişi başı 45 $ karşılığında otobüsleri tercih etmek. Doğrusu, buna hiç de gerek yok. Bu yazdıklarımdan, marka takıntım olduğu anlaşılmasın. Zaten insanları oyalamak için icat edilen bu tür takıntılarla kendimi üzecek biri değilimdir. Sadece, bu "kandırma"lara gelenler ya da bu takıntılara sahip olanlar için bunları belirttim (onlar kandırıladursunlar, dünyada neler neler dönüyor! Her neyse, bu ayrı ve 'tehlikeli' bir konu. Burada kesmek en doğrusu sanırım!).

Boston gökdelen manzarası

Boston gökdelen manzarası

Charles Nehri Boston gökdelenleri

Dünyanın hemen her şehrinde olduğu gibi, Boston'da da yeme içme tamamen sizin tercihlerinize bağlı. Yaygın tabirle "peynir ekmek" yiyip 3-5 $'a günü kurtarabilir ya da lüks bir restoranlarda 100 $'a enfes yemekler tadabilirsiniz. Tabii, ne yediğinizi de bilmeniz lazım gelir, aksi halde aldığınız yemeği beğenmeyebilir ve paranızı çöpe atmış olabilirsiniz. Biz daha çok Subway'i tercih ettik. Her unsurunu kendinizin seçebildiği bu zincir restoranlarda (son zamanlarda Türkiye'de de şubeleri açıldı), ton balıklı ya da tavuklu sandviçler oldukça lezzetli. 6-6.5 $'a, oldukça doyurucu ve bol malzemeli bir sandviç alabilirsiniz buralarda. Bizim bir diğer tercihimiz de pizzalardı. Özellikle, aşağıda bahsedeceğim Haymarket'teki pizzacıda uygun fiyata leziz ve doyurucu pizzalar tadabilirsiniz. Türk yemekleri ise maalesef burada yaygın değil. 10 gün boyunca hiçbir Türk lokantasına ya da kebapçıya rastlamadık (belki de dikkat etmedik). Değişik mutfakların bir arada bulunduğu Quincy Market ise, "gurme"ler için birebir. Eğer yemeklerle aranız iyiyse ya da değişik tatlar denemek isterseniz, buraya mutlaka uğramalısınız, yalnız burası hafta sonları -modern tabirle- çok "canlı" (bana göre kalabalık ve keşmekeş). Bu bakımdan, buraya hafta içi gitmeniz daha iyi olacaktır, tabii "canlı"lığı seviyorsanız, orası ayrı. Yeri gelmişken yazayım, ABD'de (daha doğrusu dünyanın belirli ülkelerinde) garsonlara bahşiş vermek adeta zorunlu. Evet, fişinizin altında '%X oranında bahşiş vermelisiniz." gibi bize yabancı ifadelerle karşılaşabilirsiniz. Açıkçası bunu kaba buluyorum. Sonuçta, bahşiş verip vermemek müşterinin bileceği bir iş...

Boston City Hall Quincy Market Quincy Market

Yukarıda da bahsettiğim gibi, marketler konusunda Boston oldukça fakir. CVS Pharmacy ve 7 Eleven dışında yaygın zincir marketleri şehir merkezi içerisinde görme ihtimali oldukça az ve bu marketler de biraz pahalı. Birkaç otobüs ya da metro hattı üzerinden ulaşabileceğiniz ve şehrin biraz dışında kalan KMART, Target ya da Walmart gibi marketlerde, aynı ürünleri yarı fiyatına bulabilirsiniz. Yeme içmenin içme kısmında, Vitamin Water'ı ya da Arizona marka içecekleri tavsiye edebilirim.

Boston Üniversiteleri

Türkiye'de, bazı üniversite öğrencilerinin MIT'yi duymadığını biliyor, "MIT" denilince "O da ne?" cevabını aldığımı hatırlıyorum, ama sanırım aynısı Harvard için geçerli değildir. İşte Boston, dünyaca ünlü Harvard'a ve ondan biraz daha az ünlü (!) MIT'ye, bunun yanı sıra şehirle aynı adı taşıyan Boston Üniversitesine, Suffolk Üniversitesine ve daha pek çok koleje vs. ev sahipliği yapıyor. Biz Harvard, MIT ve Boston Üniversitesini ziyaret ettik. Bilimsel yönden zaten kaliteli olan bu üniversitelerin kampüsleri ve binaları da bir o kadar "kaliteli". Kampüslerdeki bahçeler gerçek anlamda doğal. Örneğin Harvard Üniversitesinin bahçesinde sincaplarla beraber oturabilir ya da MIT'nin bahçesinin karşısındaki yoldan, Charles Nehrini ve Boston manzarasını seyredebilirsiniz. Ayrıca kampüslere girişlerde tek bir güvenlik görevlisi dahi yok. Öyle şaşaalı nizamiyeler de kurulmamış burada. Biz, elimizi kolumuzu sallaya sallaya tüm kampüslere ve binalara, hatta sınıflara ve toplantı salonlarına serbestçe girip çıkabildik, dahası öğretim üyelerinin lavabosunu dahi kullandık. İşte bu derece serbest bir ortam var Boston üniversitelerinde (örneğin New York'ta bu mümkün değildi).

MIT bahçesi John Harvard heykeli John Harvard heykeli Harvard Üniversitesi sınıflarından Harvard Üniversitesi sınıflarından Harvard Üniversitesi merdivenleri Harvard Üniversitesi koridorları MIT Dilbilim Bölümü MIT Dilbilim Bölümü

Öğrenciler için sunulan olanaklar da yine oldukça iyi. Her üniversitenin kampüsünde tenis kortlarından spor salonlarına her şey düşünülmüştü. Metroda bir profesörle öğrencisini ayakta sohbet ederken görmek de mümkün. Bizde olduğu gibi resmiyet yok, ama saygı elbette var. Bu ikisinin ayrımını yapabilmek önemli elbette. Boston Üniversitesinde katıldığımız sempozyumda ise her şey adeta saat gibi tıkır tıkır işliyordu. Kayıtlar, zamanlamalar, sunulan bildirilerin içerikleri ve bilimsel zenginlikleri gerçekten harikaydı. Üniversiteler hakkında daha çok şey yazılabilir, ama onları ayrı bir yazıda ele almak daha iyi olacaktır. Unutmadan, Harvard Üniversitesinin bahçesindeki John Harvard heykelinin sol ayağı insanların dokunmasından dolayı aşınmış. Nedeni ise, bu heykelin ayağına dokunanların Harvard'a tekrar geleceğine inanılması. Biz de dokunduk, ne olur ne olmaz 🙂

Harvard Üniversitesi Kütüphanesi Harvard Üniversitesi Harvard Üniversitesi aracı Boston Üniversitesi İletişim Fakültesi önü Boston Üniversitesinin girişi MIT yurtları ve ünlüler (Steve Jobs ve Bill Gates) MIT ve kubbesi MIT koridorları Harvard Üniversitesi

Boston Gezilecek Yerler

Boston'a sadece gezmek ve farklı yerler görmek için gidiyorsanız, önceliğiniz Paris, New York, Venedik gibi farklı büyük şehirler olsun; çünkü Boston bu açıdan tatmin edici olamayabilir. Birincisi, ABD'nin tamamı köklü bir tarihe sahip olmadığı için Boston da bu anlamda oldukça sığ. İkincisi, Boston'da doğal güzellikler de yok sayılacak kadar az. Son olarak, resim ya da heykel gibi sanat dallarıyla ilgilenenler de Boston'da (örneğin Viyana'daki kadar) müze vs. bulamayacaklardır. Bazıları New York'u İstanbul'a, Boston'ı ise denizi olan bir Ankara'ya benzetir. Bence bunda bir bakıma haklıdırlar. Ayrıca Boston'da mesafeler de kısa sayılabilir. Görülecek yerlerin büyük bir kısmını yürüyerek iki -veya biraz daha hızlı bir şekilde bir- günde ziyaret edebilirsiniz. Tabii burada yine insani faktörler (yorgunluk, ihtiyaçlar, görecelik vs.) devreye giriyor. En uygun planı yapacak olan yine sizsiniz, ama benim düşünceme göre 2 ya da en fazla 3 gün Boston'ı gezmek için yeterli olacaktır.

Öncelikle müze ve anıtlardan başlamak istiyorum. Yukarıda da bahsettiğim gibi, Boston bir sanat şehri değil. Buradaki belli başlı müzelerden en önde geleni, Museum of Fine Arts (Güzel Sanatlar Müzesi) olsa gerek. Yaklaşık 450 bin parçanın yer aldığı bu müze, Amerika'nın en büyük güzel sanatlar müzeleri arasında. 1870 yılında kurulan müze için Green Line üzerinde ayrı bir durak dahi verilmiş. Boston'a özgü bir diğer müze, John F. Kennedy Presidential Museum & Library (John F. Kennedy Başkanlık Müzesi ve Kütüphanesi). Bilindiği üzere, Kennedy'nin doğum yeri Boston ve böyle bir müzenin Boston'da olması da çok doğal. Müze içerisinde Kennedy'nin videoları ve fotoğrafları, anı defterleri, kişisel eşyaları, aile fotoğrafları vs. yer alıyor. Boston Tea Party Ships & Museum (Boston Çay Partisi Gemileri ve Müzesi), Boston'ın meşhur, İngiliz çaylarını denize dökme olaylarıyla ilgili doküman ve belgeselleri, bunun yanı sıra çayların nakli sırasında kullanılmış iki adet gemiyi ziyaretçilerine sunan bir müze. Bostonlılar bunlarla övünüyorlar. Museum of Science (Bilim Müzesi), içerisinde dev IMAX ekranda üç boyutlu filmlerin de gösterildiği, adından da anlaşılacağı gibi bir bilim müzesi. Kelebeklerden nanoteknolojiye, Ay'dan mozaiklere kadar hemen her konuda bir şeyler bulmak mümkün bu müzede. Çocuklara hitap eden bir müze durumundaki Boston Children's Museum (Boston Çocuk Müzesi), ABD'nin ikinci büyük çocuk müzesi olma özelliğine sahip. Bu müzede ise çocuklara özel her unsuru görmek, çizgi film karakterleriyle tanışmak mümkün.

Convention & Exhibit Center Holocaust Memorial (hemen her şehirde bir tane var) The Kendall

Eğer "ilginç" bir müze (daha doğrusu harita) arıyorsanız, Mapparium tam size göre. 3 kat (9.1 metre) yüksekliğinde camdan yapılma üç boyutlu bir dünya haritası olan Mapparium, New York'taki New York Daily News binası içerisinde bulunan dönen dünya modelinden esinlenilerek 1930'lu yıllarda tasarlanmış. Burada, kapalı bir mekân içerisinde bir köprü üzerinden kürenin içerisinden haritaya bakılabiliyor. Mary Baker Eddy Library dahilindeki bu sıra dışı harita, meraklısı olmayanlara da ilginç gelebilir doğrusu. Museum of African American History (Afrikalı Amerikan Tarihi Müzesi), ABD'ye Afrika'dan göç etmiş kişilerce kurulan ilk siyahî kilisesi aslında. Burası da, bir müze olarak özellikle siyahî turistlerin ilgi odağı halinde. 1936 yılında inşa edilen The Institute of Contemporary Art (Çağdaş Sanat Enstitüsü), Boston'ın kıyı şeridine yakın bir konumda bulunan ve içerisinde pek çok sanatçıya ait çeşitli eserlerin sergilendiği bir müze kompleksi. Acorn Street, diğer bir ifadeyle "en çok fotoğraflanan sokak" ise Arnavut kaldırımı ile döşenmiş bir cadde. Yine klasik tarzda Boston evlerini görebilirsiniz.

Mapparium Acorn Street Arthur Fiedler heykeli

Boston'daki müzeler elbette bunlarla sınırlı değil. İtfaiyecilik müzesi, Su Sanatları Müzesi, Bira Müzesi gibi çeşitli temalarda onlarca müze yine burada ziyaretçilerini bekliyor. Müzelerin yanı sıra, görülmesi gereken noktalar arasında gelen bazı yerler ise şöyle: Prudential Center ve Skywalk Observatory. Prudential Center, aslında bir gökdelen de ihtiva eden bir binalar kompleksi. Buradaki Prudential Tower adlı gökdelen 228 metre uzunluğunda ve 52 katlı. 50. katı bir gözlem noktası ve lokanta olarak kullanılıyor. Buradan Boston manzarasını izleyebilirsiniz. Aslında Boston'ın en yüksek binası 60 katlı Hancock Place, ama gözlem kulesi maalesef Prudential'da. 15 $ karşılığında bu gözetleme kulesine çıkılabilmekte. Massachusetts State House (Massachusetts Hükumet Binası), tarihi yapısıyla dikkat çeken bir bina. 1795-1798 yılları arasında inşa edilen bu bina, Boston'ın en eski binaları arasında gösteriliyor. Belirli bir yüksekliğe inşa edildiği için, önünde fotoğraf çekmeye birebir. Boston Public Library (Boston Halk Kütüphanesi), Boston'daki en eski kütüphanelerden biri durumunda. 1848 yılında inşa edilmiş bu kütüphanede 25 milyon adet girdi mevcutmuş. Kütüphane, aynı zamanda ABD'nin halka açık ilk kütüphanesi olma özelliğine sahip. Boston Halk Kütüphanesinin hemen karşısında, önündeki geniş bahçeyle dikkat çeken Trinity Kilisesi de görülmesi gereken noktalar arasından, yalnız bu kiliseyi ziyaret etmek ücretli. New England Aquarium ise su dünyasından hoşlananların hizmetinde. Burada, balinaları da seyredebilirsiniz.

Copley Square

Copley Square

Boston Halk Kütüphanesi Leather District Boston State House Trinity ChurchPrudential Tower  Boston Halk Kütüphanesi

Bunların yanı sıra North End, klasik tarzda eski Amerikan mimarisiyle inşa edilmiş binalardan oluşan bir bölge. Bu bölgede pek çok restoran, kafe ve bar buluuyor, hafta sonları oldukça kalabalık. Hay Market, bizdeki meyve sebze pazarlarının Amerika versiyonu. Envai çeşit meyve ve sebzeyi uygun fiyatta burada bulabilirsiniz. Hay Market'e gelmişken, buradaki pizzacının büyük dilimli leziz peynirli pizzalarından tatmayı da unutmayın. Hay Market'in biraz ilerisinde Quincy Market var. Bu markette (bizdeki 'market' anlaşılmasın), yukarıda da bahsettiğim gibi değişik ülkelerin mutfaklarını bulabilir ve çeşitli tatlar deneyebilirsiniz. Ayrıca bu bölgede ücretsiz kablosuz internet de sunuluyor. Sayısız hediyelikler, Boston, Harvard ve MIT tişörtleri gibi şeyleri de buradan satın alabilirsiniz, ama ben, Boston'a özel hediyelikler için Faneuil Hall'u tercih ettim. Neler alabileceğinize aşağıda değineceğim. Quincy Market'in hemen karşısında Old State House (Eski Hükumet Binası) yer alıyor. 1713 yılında inşa edilmiş bu bina 1798'e kadar kullanılmış. Boston'da halen kullanılan en eski bina olma özelliğini taşıyor. Freedom Trail, bir kısmı kaldırım taşlarıyla döşenmiş tarihi bir yol. Yaklaşık dört kilometre uzunluğundaki bu yolu başından sonuna kadar takip etmenizi öneririm. Massachusetts State House civarından başlayarak USS Constitution'da biten bu yolun etrafında pek çok tarihî noktayı görebilirsiniz. Turistlerin ilgisini hayli çekiyor. Önemli yerlerden birisi de, Boston Parkı. Oldukça büyük bir park burası. Banklara oturduğunuz anda sincaplar sizi dikizlemeye başlıyor. Poşetten bir şey çıkarıp yemeye başladığınızda ise etrafınızda gezinmeye ve yanınıza gelmeye çabalıyorlar. Kaç sincabı doyurdum, sayamadım; hatta bazıları üzerime bile tırmanmaya çalıştı (korkacak bir şey yok kesinlikle, zaten oldukça zararsız hayvanlar). Sincap beslemeyi (daha doğrusu doyurmayı) kesinlikle tavsiye ederim. Özellikle M&M'leri oldukça sevdiler. Boston'da yapılması gereken şeylerden bir diğeri de, Charles Nehri'nde günbatımını seyretmek. Longfellow Köprüsü civarındaki üst geçitten ya da MIT'nin yanındaki yol kenarından mutlaka gün batımını izlemenizi tavsiye ederim. Ayrıca yine gün batımında Charles River Esplanade üzerinde de yürüyüş yapmazsanız, kendinizi Boston'a gelmiş saymayın. Yeri gelmişken, fotoğrafımızı çekip bir de üzerine uğraşıp bize gönderen fotoğrafçı Jatin Thakkar'a bir kez daha teşekkür ediyorum. Kendisinin ağ sayfasında pek çok kaliteli fotoğraf yer alıyor.

Boston Parkı Boston Parkı MIT civarlarında Boston manzarası

Son olarak, "Duck Tours" ile hem karada hem de denizde giden araçlarla -ki bu araçlar ikinci dünya savaşında kullanılmış gerçek amfibik araçlardır- Boston turu yapabilirsiniz. Yaklaşık bir buçuk saat süren bu tura ait detaylı bilgiler ve opsiyonlar internet sayfasında mevcut. Kişi başı 30 $'dan başlayan bu turlar ile de (not: bu en ucuz seçeneğe su üzerinde gezi dahil değil) Boston'ın önemli noktalarını görme imkanına sahip olacaksınız. Ayrıca, alacağınız biletlerle Boston vapurlarını ve feribotlarını da kullanabilir ve şehri denizden görebilirsiniz. Müzelere ve belli başlı noktalara indirimli girmek isteyenler ise Go Boston Card ya da City Pass gibi alternatiflere bakabilirler. Bazılarına Duck Tours bile dahil.

Boston'dan Ne Alınır?

Bostonlılar (ya da genel olarak tüm Amerikalılar) beyzbol tutkunu ve bu şehirde yaşayan insanlar da Red Sox adlı beyzbol takımı ya da Boston Celtics adlı basketbol takımı dolayısıyla, beyzbola ve kısmen de basketbola aşırı derece bağlılar. Her ne kadar bize uzak olsa da, bu spora ve Red Sox'a ya da Boston Celtics'e ait ürünler (şapka, tişört, bardak vs.) Boston'da en çok satılan hediyelikler arasında. Açıkçası bizim ilgimizi pek çekmedi. Hediyelik için Downtown içerisindeki Underground Express adlı dükkanı tavsiye ettiler, ama orada da Boston'a özel kalem, bardak ya da anahtarlıklar dışında pek bir şey bulamadık. Hediyelik eşya, özellikle Boston'a ve tarihine ait ürünler konusunda en iyi mekan, Faneuil Hall içerisindeki dükkanlar olsa gerek. Bu dükkanlarda Boston tişörtleri ve şapkaları dışında Boston çayları, süs eşyaları, Boston tarihiyle ilgili ufak hediyelikler, kaliteli kartpostallar, tabaklar ya da diğer şeyler bulunabilir, ama fiyatları biraz el yakan cinsten. Ortalama kalitede bir anahtarlık 5-6 $ civarında (benzer anahtarlıklar New York'ta 1-2 $ civarındaydı örneğin). Buranın çevresinde (daha doğrusu Boston'ın genelinde ve özellikle Harvard Square'de) Harvard Üniversitesi ile MIT tişörtleri de satın alınabilir. Bu tişörtlerin fiyatları ise 5 $ ile 25 $ arasında değişiyor. Yalnız, önemli bir noktayı hatırlatmakta fayda görüyorum: Özellikle marketlerde, "tax" (vergi) olayına dikkat edin ve her zaman etiket fiyatlarına güvenmeyin. Zira çoğu yerde vergiler bu fiyata dahil olmuyor. Yüzde altı civarında bir vergi, ödeme noktasında ortaya çıkarsa, şaşırmayın.

Yeri gelmişken, "büyük" marketlerden de bahsetmek istiyorum. Türkiye'de çok az bilinse de, gelirleri dolayısıyla Türkiye'den daha zengin olan bir marketler zinciri var: Walmart. ABD'nin hemen her köşesine yayılmış olan bu marketler zincirinden Boston da nasibini almış durumda. Şehir merkezine çok uzak olsa da, birkaç otobüs ve metro aracı değiştirerek, Quicny bölgesindeki Walmart'a ulaşılabiliyor. Red Line ile Quincy Center'a ve ardından, metrodan iner inmez 225 numaralı otobüsle bu Walmart'a rahatlıkla gidebilirsiniz. Diğerlerine toplu taşımayla ulaşmak ise tam bir işkence, fakat bu marketlerde fiyatlar gerçekten çok uygun. Üstelik giyecekler ya da elektronikler için de bu geçerli. ABD'nin bir diğer zincir marketi olan TARGET ise, mağazalar kompleksi durumundaki South Bay Center'da. Burası Walmart'a göre şehir merkezine daha yakın bir konumda ve şehir merkezinden sadece Red Line ile veya 10 numaralı otobüsle buraya ulaşmak mümkün. South Bay Center içerisinde ayrıca bizdeki Media Markt veya ElektroWorld konseptindeki elektronik mağazası Best Buy, ünlü markaların giyim ve akseuar ürünlerini çok ucuza bulabileceğiniz outlet mağazalarından T. J. Maxx ve Marshalls, Koçtaş ya da Praktiker benzeri Home Depot ve birçok mağaza bulunmakta.

Boston hediyelik eşya Boston Walmart Boston Hay Market

Boston'a Gideceklere ya da Gitmek İsteyenlere Tavsiyeler

Her zaman belirttiğim gibi, öncelikli olarak yapmanız gereken, iyi bir planlama olmalıdır. Boston'a gelmeden önce, bir harita ve bu yazı yardımıyla nereleri görmek istediğinizi belirleyip ona göre bir gezi planı oluşturabilirsiniz. Görmek istediğiniz yerleri bölgelere ayırıp gezmeniz vakitten tasarruf etmenizi sağlayacaktır. Örneğin, üç günlük Boston gezisi için üniversite ziyaretlerinizi bir güne sığdırıp (mesela Harvard ve MIT yan yana sayılır), kalan günlerin ilkini Quincy Market ve çevresine, diğerini ise China Town ve çevresine ya da diğer kısımlara ayırabilirsiniz. Boston kolay ulaşım olanaklarına sahip bir şehir ve alan olarak büyük değil. Bu bakımdan şanslı sayılırsınız. Planlamayla ilgili tavsiyelerin dışında, yine her zaman ifade ettiğim gibi iyi bir navigasyon programı (aslında sadece çevrimdışı Google Maps dahi yeterli olacaktır), cep telefonunuza indireceğiniz bir metro haritası ve yedek bataryalar da unutulmamalı. Ayrıca, elektrik için ABD'ye uygun bir çevirici de yanınızda bulunmalı.

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

61
Bir yorum yapabilir veya soru sorabilirsiniz.

avatar
30 Yorum konuları
31 Konu cevapları
1 Takipçiler
 
En çok okunan yorum
En fazla talep alan yorum
30 Yorum yazarları
Ali Karanfilcimuzaffer gencerdogan gonulluahmet sengunOlcay Son yorum yazarları
  Abone ol  
en yeni en eski en beğenilen
Şunları bildir:
Ali Karanfilci
Ali Karanfilci

Gerçekten çok güzel ve entellektüel bir yazı olmuş. Work and Travel öğrencisi olarak Bostonda sizin güzel tavsiyelerinizle 3 gün geçireceğim. Her şey kafamda daha iyi oturdu şimdiden. Teşekkürler eşinize aklınıza sağlık 🙂

muzaffer gencer
muzaffer gencer

kimseye güvenmeyin.emlakçılara dikkat.ucuzmuş denilebilecek yerler fake olabilir

dogan gonullu
dogan gonullu

Çok akıcı anlatılmış son derece faydalı bilgiler. belli ki çok geziyorsunuz yeni bir yeri nasıl keşfedeceğinizi iyi biliyorsunuz ve bunu yazınızda yansıtmışsınız.

ahmet sengun
ahmet sengun

çok yararlı oldu..Akıcı anlaşılır anlatımınız için ayrıca teşekkürler.

Olcay

Tebrik ederim, çok ayrıntılı ve güzel bir yazı olmuş. Boston Seyahatimizde kullanabileceğim birçok notum oldu. Çok teşekkürler

Kazım MERT
Kazım MERT

merhaba...

yazınız için teşekkür ederim. kelimelerin birleşmesiyle sizin yazınızla Boston harika bir cümleye dönüştürmüşsünüz. elinize sağlık. arkadaşlar ile bizde şikagodan bostona gelmeyi düşünüyoruz yazınız bize yön verdi teşekkür ederim. gezileriniz ve paylaşımlarınız hiç bitmesin ümidiyle....

Emre biltekin
Emre biltekin

İsa bey çok detaylı anlatmışınız ben eğitim için 2 aylık bir süre gideceğim yaz kursu havaalanı girişinde nasıl cevap vermek lazım bunun için memura

Emel BARIŞ
Emel BARIŞ

Merhaba İsa bey ben Temmuz sonunda Orlando ya gidiyorum 12 yaşında kızımla birlikte. Türkiye'den gidişimiz Newyork üzeri dönüş Boston üzeri. USA eyaletler arası aktarmalı olduğundan dolayı Orlando'dan Boston'a ulaştıktan sonra Boston İstanbul THY uçağı için 12 saat bekleme süremiz var. Bu süre içinde kızımla birlikte Boston ı gezmek istiyorum. Airport ulaşım gidiş dönüş ve ulaşım araçlarının inme binme noktaları kolay mı? Ne önerirsiniz?
Teşekkürler..İyi günler.

Ayşenur Ersan
Ayşenur Ersan

İsa Bey
Yazılarınız çok yararlı oldu. Biz de eşimle bu yaz temmuzda Boston da 20 gün kadar kalacağız . Tabi çevredeki şehirleri de gezeceğiz. Önce Newyork ta kalacağız 10 gün kadar. 9 Temmuz da Boston da olacağız. Nerede kalabiliriz? Fikir verirseniz sevinirim. Bir de Newyok tan Boston a neile gelelim?
Teşekkür ederim.
Ayşenur Ersan

Burcu ismim

Bu sene için de bende Work and Travel yapacağım anlatımınız gerçekten harikulade =) bu kelimeyi de ilk defa kullanıyorum. Amerika'nın tüm eyatlerini gezmek istiyorum erkek arkadaşımla beraber gidiyoruz. Çalışma şartlarımızın uygun olduğu bir zaman da bizim istediğimiz yer block island oraya en yakında yerde new york sanırım. İlk olarak orayı ziyaret edeceğiz daha sonra boston vs. olacak. Bu siteden asla ayrılmayacağım. Çok teşekkürler

Umut Barış Deniz
Umut Barış Deniz

Gerçekten muhteşem bir yazıydı. Ellerinize sağlık. Gezerken planlı olduğunuz gibi bir yandan da bu gördüklerimi kağıda en iyi nasıl geçerim diye ince düşündüğünüz açıkça belli oluyor. Gerçekten yaşatıyor yazdıklarınız. Sadece seyahat etmeyi düşünenler için ön bilgi olduğu gibi gidemeyecekler içinde başlı başına bir gezi yaşatıyor. (Bu 29 Kasım 2013 yazısında yapılan yoruma değinmeden de geçemeyeceğim. Gidilen yönle yer çekimini arkanıza alamazsınız. Yer çekimi kelimenin tam anlamıyla yere doğru olan çekimdir. İnsanı dünyanın dönüşü yanıltabiliyor bazen. Dünya dönerken uçak havada / yere temas etmiyor diye; bir yöne giderken daha hızlı ulaşılacağı - ters yöneyse daha yavaş varılabileceği sıklıkla düşülen bir yanılgıdır.… Devamı »

yelda ak
yelda ak

merhaba, çok detaylı ve bilgilendirici bir yazı olmuş ancak direk uçuşlar şuan mevcut olduğundan o kısmı güncellemenizi tavsiye ederim. uzun aktarma sürecinizi okuduktan sonra insan okurken gitmeye gözü korkuyor, özellikle de tek başına gitmeyi düşünen birisi için..

Orhan UĞUR
Orhan UĞUR

Merhabalar ,

Öğrenci şehri olduğu için önerdiler burayı,olanaklar çok,güzel yer dediler.
Bostonda önerdiğiniz iyi bir dil okulu var mı?
Birkaç araştırma yaptım EC,Embassy English,LSI gibi tercihler arasında kaldım.
Bazıları da üniversitenin programları daha iyi olur dedi ancak baktığımda iş tecrübesi arıyorlar.
İş tecrübesi olmadan da girilmiyor herhalde.
Ayrıca konaklama için aile yanı mı yoksa yurtlar mı daha iyi olur.

Bilgilendirirseni sevinirim.

Rümeysa
Rümeysa

Merhabalar İsa Bey , yazınız için gerçekten teşekkürler güven veriyor bana.
2015 yazında Amerika'ya gitmeyi planlıyorum ,20 yaşındayım ve güvenlik konusunda oldukça endişeliyim. Siz neler tavsiye edersiniz ? Ayrıca Bostondaki üniversitelerde yaz aylarında alınan dil eğitimiyle ilgili bilginiz var mı ?

Ahmet Bakal
Ahmet Bakal

Teşekkürler İsa bey,
Çok yardımcı oldu bu yazı kasım sonu 1 haftalık oradayım.

Musab Demir
Musab Demir

Merhaba Isa bey; Arkadaslarimizi bilgilendirdiginiz icin ben size tesekkur ediyorum...
Arkadaslar daha once Texax'in Houston sehrinde yasadim ve suanda Bostonda yasamaktayim.
Isa bey Boston hakkinda gerekli bilgiler size sunmus bulunmakta, Eger Texax'a dogru bi planiniz varsa elimden geldigi kadar yardimci olabilirim.. Ayrica NEW YORK dusunen arkadaslarimiz hangi amacla gidicekleri hakkinda bilgi verirlerse ... Saygilar...

Günay
Günay

Musab bey merhaba Ben 38 yaşında evli ve 10 yaşında bir kız babasıyım.Bu yıl greencard çıktı bize ve yaptığımız araştırmalar sonucunda houston a yerleşmeyi düşünüyoruz.İş olanakları ve çocuğumuzun eğitim hayatı açısından neler tavsiye edersiniz.Türkiyede giyim mağazasında yöneticilik yapıyoruz.Eşim de aynı şekilde.Dil konusu biraz zayıf.Daha önce boston da 8 yıl yaşamış bir yakınım da orayı tavsiye ediyor.Siz ne dersiniz.Bizi nasıl bir hayat ve hangi zorluklar bekliyor.İş konusunda nerde daha şanslıyız.Tr de yaptığımız işi yapmayı pek düşünmüyorum.Taksi ve limo şoförlüğü,garsonluk pizza dağıtımı veya kurye şoförlük yapabilirim.Açıkçası iş ayırt etme lüksümüz yok.Bunun bilincindeyiz.Bostonda yaşamış yakınım çevresi olduğunu iş konusunda yardımcı olabileceğini söyledi.Houston da… Devamı »

Isilay Sari
Isilay Sari

Merhabalar isa bey ben amerika bostonda okuyucam sizin soyledikleriniz gezdiginiz ve verdiginiz bilgiler benim cok isime yarayacak sorun su ki benim ogrenmek istedigim amerika new york los angeles gibi yerlere gittigimizde otobuslerin icinde hep ot falan cekerler burda oyle seyler oldumu veya gordunuzmu he bide ordaki ogrencilerle bir roprtaj yaptisaniz egitim durumu ile hakkinda bilginiz varsa ve cevaplarsaniz cok tesekkur ederim

bahadır deniz
bahadır deniz

Merhabalar gidecekler için çok güzel tavsiye ve bilgilerle dolu ama benim için en önemli şeylere gitmemişsiniz .. TD garden ve Fenway Park ' a gitmemişsiniz , onlar hakkında bu birbirlerine yakın demişsiniz acaba onlarda yakın mı ?? Şu anda gitme durumum yok ama sırf Td Garden için ilerde gitmeyi düşünüyorum 😀

Arda Ertaş
Arda Ertaş

Bu uzun ve bilgilendirici yazı için çok çok teşekkür ederim. 27 Eylülde Boston'a inmiş olacağım inşallah. 18 yaşında, kaplan dil okuluna gidecek lise mezunu öğrenciyim. İlk defa yurt dışına çıkacağım için çok heyecanlıyım özellikle konaklama ücretleri gözümü çok korkutuyor ama gelip göreceğiz bakalım. Yeniden teşekkürler sağlıcakla kalın.

Çağrı
Çağrı

İsa bey tekrardan merhaba ; Boston'a gelip ordan atlantaya aktarma yapmak istiyorum. ABD iç hat aktarmalarında Extra Bavul bagaj ücreti duydum , bir bilginiz var mı ?

sultan üçok
sultan üçok

merhaba bende boston'a bir hafta once ingilizce eğitimi için geldim, şu an okula gidiyorum fakat henüz bir yurt ya da ev bulamadım bu konuda gerçekten zorlanıyorum, şu an da akrabamın evinde new hampshire'de geçici olarak kalıyorum her gun şehirler arası trenle boston merkezine geçiyorum gidiş geliş 4 saatimi alıyor. aslında elektronik haberleşme mühendisiyim biraz kalıp geri donmeyi düşünüyorum Turkiye'ye bildiğiniz bir konaklama var mıdır bu konuda yardımlarınızı rica ediyorum,

Mehmet Yıldız
Mehmet Yıldız

Merhaba İsa Bey,
Çok güzel bir sunumla Boston için verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.
Biz eşimle birlikte halen Boston'dayız. Kızımız MIT ye staj için geldi. O yurtta kalıyor, biz de airbnb aracılığı ile 15 günlüğüne ev kiraladık. Bu arada Boston'u da doyasıya gezdik. Konaklamanın başka yerlere göre daha pahalı olduğuna katılıyorum. Ayrıca şehri gezmek ve tanımak için belirttiğiniz gibi maksimum 4-5 gün yeterli.
Biz oldukça sakin, temiz, düzenli ve tam bir aile ve öğrenci şehri olarak değerlendirdik.
Ayrıca THY nın herğün için düzenli seferlerinin olduğunu ( yeni başlamış) belirtmek isterim.
Mehmet Yıldız

ilhami turgut
ilhami turgut

İsa Bey, Domuz etinden nasıl sakınabiliriz. herşey de var deniyor katkı maddesi olarak. Bu konuda fikriniz var mı ? Ayrıca Harvard üniversitesinin sınıflarına kadar gezebiliyormuyuz izin veriyorlarmı

ilhami turgut
ilhami turgut

Ben bostona 2015 nisan ayının başlarında gitmeyi planlıyorum soğuk olur mu? Ayrıca gezmek için kaç gün yeterli

Naime şener
Naime şener

Merhaba İsa Bey , bilgileriniz için teşekkür ederiz.. Ben de bu yaz gideceğim inşallah Boston a uçak ile aktarma yaparken çok işlem gerekli mi çünkü benim ingilizce seviyem orta düzeyli anlaşamamaktan korkuyorum.

Naime şener
Naime şener

çok teşekkür ederim:)

Yunus Karakurt
Yunus Karakurt

Merhaba İsa bey,

Şuan sizlere boston da yazmaktayım. Çok şükür korktuğum gibi geçmedi pasaport kontrolü...
Tek Cümle: Harikalar Diyarı burası ..
Geleli 1.5 ay oldu. 25 Ağustos'ta istanbuldayım inşallah... Burada almayı unuttuğunuz birşey olursa adresim yazılı mail atabilirsiniz .. Yazdığınız bilgiler için çok teşekkürler .. Burda çok işime yaradı 🙂

Murat Akbaş
Murat Akbaş

28.03,2014 te Boston'a gidiyorum.Çok faydalı oldu.Teşekür ederim

Yunus Emre Karakurt
Yunus Emre Karakurt

Merbaha isa bey, Öncelikle bir kaç hafta içerisinde boston a gideceğimi bildirmek istiyorum. Dil eğitimi için gidicem ancak bazı korkularım var... Şöyle ki 10 aralıkta vize mi aldım 11 aralıkta (name check) güvenlik soruşturmasına takıldım (nasıl oluyorsa..) 2.5 ay sonra sonuçlandı, I20 belsi diğer evrak falan derken 25.02.2014 de pasaportumu konsolosluğa vize basımı için gönderdim ancak hala bekliyorum gelir gelmez boston maceram başlıcak ancak beni en çok korkutan bu kadar aksilikten sonra boston da pasaport kontrolünde sıkıntı yaşayacak olacağımı düşünmek (?) İngilizcem hemen hiç olmadığı için korkuyorum ... sizlere pasaport kontrolünde neler sordular nasıl bi muameleyle karşılaştın ? ikinci sorum:… Devamı »

Dinçer Apaydın

Sevgili İsa, gittiğin hemen her yer hakkında üşenmeden yazdığın bu gezi rehberleri dolayısıyla seni tebrik ediyorum. Okuması zevkli, bilgilendirici yazılar oluyor. İki noktaya değineceğim; birincisi Boston'dan gelirken uçuşun daha kısa sürmesiyle ilgili. Rüzgârların etkisiyle olduğunu söylemişsin; ancak bu durumun dünyanın batıdan doğuya doğru dönüyor olmasıyla ilgisi yok mu? Yani doğudan batıya doğru yapılan her uçuş yer çekimine karşı direnerek gerçekleştirildiğinden zaten uzun sürüyor. Batıdan doğuya doğru olanlar da bu kuvveti arkasına aldığından daha kısa. Özellikle ABD gibi kıtalar arası mesafelerde bu daha çok ortaya çıkıyor. Boston uçuşu rotasında buna ek olarak etki eden bir başka unsur mu var? İkincisi Boston'un… Devamı »

Aslı Seçkin
Aslı Seçkin

Aslında ben bu şehri nedense New York'tan ya da California'dan vs. daha çekici buluyorum. Belki ABD'nin en eski şehirlerinden biri olması bununla ilgilidir. Bir gün ben de mutlaka gitmek isterim. Yazı için teşekkür ederim...